Marketten oyuncak alırken
Dönüp dolaşıp doldurduğumuz market arabaları içerisine bir zamanlar sadece sıvı yağ, makarna, yoğurt gibi gıdalarımızı doldururduk. Sonra yine gezip dolaşıp arabamızı doldurduğumuz bir gün, orda kenarda yeni bir reyon açıldığını gördük ve hızla ve merakla marketin bu yeni reyonunun önüne ilerleyince buranın bir kasap olduğunu, mahalle aralarındaki kasap dükkanlarındaki her ürünün artık marketimizde de olduğunu görerek çok sevindik. Artık bir kaç yere gitmek zorunda kalmayacaktık çünkü. Artık et almak için bir dükkana, peynir almak ya da ekmek almak için başka bir dükkana gitmek zorunda kalmayacaktık. Hepsini bir yerde bulabilmek ve alabilmek avantajlıydı. Sonra okulların açılmasına doğru gittiğimiz markette, dev gibi, ne ararsan bulabileceğin kadar büyük ve çeşitli kırtasiye reyonunu görünce şaşırdık. Artık kırtasiye ürünlerini de marketlerden alabilecektik. Oysa biz mahalledeki kırtasiyeci amcaya çok alışmış, akraba gibi olmuştuk. Önce alırken biraz çekindik, nede olsa kırtasiyeci amca bu dönem beklerdi bizi ama sonra kocaman spotların altında iri mücevherler gibi parlayan kalemlerin, kalemtraşların ve bir sürü fermuarlı gözü olan çantaların çekiciliğine bıraktık kendimizi.
What do you think?